Osmanlı mimarisinin nadide örneklerinden biri olan tarihi hamam, yaklaşık 20 yıldır atıl durumda ve kültürel kimliğine uygun şekilde değerlendirilemiyor.
Şehir merkezinde, Çarşı Mahallesi Kurşunluhan Sokak’ta yer alan Cumhuriyet Hamamı; kuzeyinde kadınlar, batısında erkekler bölümüyle klasik Osmanlı hamam planını barındırıyor. Kubbe ile örtülü soyunmalık alanlar ve kare planlı yıkanma kısımlarıyla dikkat çeken yapı, mimari özelliklerine rağmen şu anda ticari amaçla kullanılıyor. Hamamın ön cephesi tamamen dükkânlarla çevrilmiş durumda. Kadınlar bölümünde ise geleneksel şadırvanlı soyunmalık hâlâ ayakta.
Ancak yapı özel mülkiyette yer alıyor ve mevcut kiracılar tarafından spot eşya mağazası olarak işletiliyor. Bu durum, sadece mimari dokuya zarar vermekle kalmıyor; aynı zamanda kültürel mirasın korunması açısından ciddi soru işaretlerine yol açıyor.
28 mirasçı, mahkeme süreci ve yüksek restorasyon maliyeti
Cumhuriyet Hamamı’nın 28 farklı mirasçısı bulunuyor. Ancak bu mirasçılar arasındaki anlaşmazlıklar hâlâ yargı sürecinde. Bu durum, İzmir Vakıflar Bölge Müdürlüğü’nün yapıya müdahale etmesini engelliyor. Müdürlük, yapıyı tekrar bünyesine katmak ve restorasyon çalışması başlatmak istese de hukuki süreç tamamlanmadan adım atamıyor.
Uzmanlara göre, tarihi yapının bugünkü hali ve içerideki ticari kullanım, hem fiziksel tahribata hem de kültürel kayba neden oluyor. Ayrıca restorasyon maliyetinin oldukça yüksek olduğu, hatta bazı hesaplamalara göre hamam kadar maliyetli bir süreci gerektirdiği belirtiliyor.
Cumhuriyet Hamamı’nın yeniden ayağa kalkabilmesi için hem miras sorunlarının çözülmesi hem de gerekli bütçenin oluşturulması gerekiyor. Manisa kamuoyu ise bu önemli yapının bir an önce kültürel kimliğine uygun şekilde restore edilerek kente kazandırılmasını talep ediyor.