Besiciler, artan girdi maliyetleri nedeniyle zor günler geçirdiklerini dile getirirken, bir besici yaşanan durumu şu sözlerle özetledi:
“Bakanın bakma gücü yok, kurban kesecek olanın kesecek gücü yok. 13 yıldır bu işi yapıyoruz, böylesi kötü bir dönem hiç yaşamadık.”
Besici, üç yılda bir kez kazanç sağlayabildiklerini belirterek, “Çok ciddi yatırımlar yaptık ama karşılığını alamıyoruz. Yem maliyetleri başta olmak üzere tüm girdiler çok pahalı. 20 yıldır bu işi yapıyoruz ama bu dönem kadar zorlanmadık. 650-700 TL’yi bulan yem çuvalı ile hayvancılık yapılmaz. Sadece kendimizi avutuyoruz, zararına üretim yapıyoruz,” diye konuştu.
“Yem zamlanıyor, et fiyatı sevinci bir gece sürüyor”
Yem fiyatlarına gelen sürekli zamların üreticiyi daha da zorladığını belirten bir başka besici, “Akşam ete 20 lira zam geliyor seviniyoruz, sabah yeme 50 lira zam geliyor moralimiz çöküyor. Vatandaş da biz de çaresiziz. Kırsalda yaşayanlar artık kasaptan et alamıyor. Biz hayvanı zor bakıyoruz, onlar eti nasıl alsın?” dedi.
“Merada 8 ay dayanıyoruz, ahırda 4 ay batıyoruz”
Yem giderlerinin hayvancılığı sürdürülemez hale getirdiğini söyleyen bir üretici ise, “Hayvanlara yılın 8 ayı dışarıda bakabiliyorum, sadece 4 ay ahıra giriyorlar. Ama o dört ayın maliyeti her şeyi alt üst ediyor” ifadelerini kullandı.
CHP’li Başevirgen, besicilerin taleplerini Meclis gündemine taşıyacağını belirterek, kırsal kalkınmanın desteklenmemesi halinde hayvancılığın tümüyle çökme riskiyle karşı karşıya olduğuna dikkat çekti.
