Konya’nın Selçuklu ilçesinde bulunan Ahmet Hazım Uluşahin İmam Hatip Ortaokulu Müdürü H.A.,’nın 10 yaşındaki E.A isimli kız çocuğunu başı açık gerekçesiyle okula kaydını yapmadığı iddia edildi. Çocuğun ailesi ve Eğitim-İş Sendikası müdür hakkında suç duyurusunda bulundu.
“Eğitim bağımsız kuruluşlar tarafından yürütülmelidir”
Eğitim-Sen Manisa Şube Başkanı Mehmet Ramazan, konu ile ilgili Meydan Gazetesi’ne özel açıklamalarda bulundu. Ramazan, yaşananların temelinde eğitimdeki liyakatsizlik ve siyasi müdahalelerin yattığını vurguladı. Mehmet Ramazan açıklamasında, eğitimin anayasal bir hak olduğunu vurgulayarak, kimsenin bu hak üzerinde baskı kurmaması gerektiğinin altını çizdi. Eğitim hakkının bireyin kılık kıyafetine göre şekillendirilemeyeceğini belirten Ramazan, “Kılık kıyafet üzerinden eğitimi şekillendiremezsiniz, Eğitim, bağımsız kurum ve kuruluşlar tarafından yürütülmelidir. Ancak bizde Milli Eğitim Bakanlığı gibi bir kurum, siyasi iktidarlara göre kendisini sürekli yeniden yapılandırmaktadır” diye konuştu.
“Temel bir hak kısıtlanamaz”
Açıklamasında eğitim sisteminde yapılan değişikliklere de dikkat çeken Ramazan, “Bugüne kadar Türkiye’de tam 17 farklı müfredat değişikliği yapılmıştır. Siyasi partiler, eğitim alanını yeni nesilleri kendi ideolojilerine göre şekillendirecek bir alan olarak görmekte ve farklılıkları bu yönde olumsuz biçimde kullanmaktadır” sözlerini kullandı. Ramazan açıklamasında, “Kılık kıyafet, bu haktan vazgeçme gerekçesi olmamalıdır. Bu durumun yöneticiler, siyasetçiler ya da veliler tarafından kullanılması kesinlikle kabul edilemez. Temel bir hakkın kısıtlanması anlamına gelir” diyerek, geçmişte yaşanan benzer olayların toplumsal bedelini de hatırlattı.
“Bu tür tartışmaların bir faydası yoktur”
Ramazan, bu tür baskıcı yaklaşımların bazı yöneticiler tarafından benimsendiğine dikkat çekerek, “Bu yaklaşımın ne topluma, ne bireylere ne de ülkeye herhangi bir faydası yoktur. Sadece bazı yöneticiler, 'kraldan çok kralcı' bir anlayışla kendilerine bu konularda söz hakkı edinmeye çalışmaktadır” ifadelerini kullandı. Açıklamasının sonunda, eğitimde hâlâ aynı sorunların yaşanmasına tepki gösteren Mehmet Ramazan, “Özellikle öğrenciler üzerinde bu tür baskılar kurulamaz ve kimsenin eğitim alma hakkı engellenemez. 2025 yılında hâlâ bu tür süreçleri yaşıyor olmamız kabul edilemez. Bu sorunları 30 yıl önce de yaşıyorduk, daha sonraki dönemlerde de devam etti. Süreç içinde aktörler değişiyor ancak ne yazık ki mağduriyetler hep öğrencilerin üzerinde kalıyor” diyerek çağrısını yineledi.
