Meclis gündemindeki İklim Kanunu’na da değinen Bakırlıoğlu, “Kanunun adında iklim var ama içinde iklime dair bir düzenleme yok. Gölmarmara Gölü’nün kuruması gibi örnekler, krizin kapımızda değil, tarlamızda olduğunu açıkça gösteriyor” dedi.
“Üretici sigorta yaptıramıyor, zarar karşılıksız kalıyor”
Tarım sigortası sisteminin çiftçiyi korumadığını vurgulayan Bakırlıoğlu, “Hasar arttıkça prim yükseliyor, çiftçi sigortadan uzaklaşıyor. Bu yıl sigorta yapılan alanlar 100 bin dekardan 52 bine düştü” diyerek sistemdeki yapısal soruna dikkat çekti.
“Yüzde yüz hasara yüzde 30 deniyor”
Üreticilerin yaşadığı mağduriyetleri anlatan Bakırlıoğlu, “Bağını don vurmuş çiftçiye eksper yüzde 30 hasar diyor. Çiftçi o gün tarlayı terk ediyor. Bu, çiftçiyle alay etmektir” ifadelerini kullandı.
“Çocuklarımız bu yoksulluğu yaşamasın diye uğraşıyoruz”
Artan maliyetler ve düşen gelirler nedeniyle üreticinin zor durumda olduğunu dile getiren Bakırlıoğlu, “Çiftçi artık çocuklarının bu işi yapmasını istemiyor. Gübre, mazot, ilaç alımı zorlaştı, borçlar katlanıyor” dedi.
CHP’den acil destek paketi çağrısı
Bakırlıoğlu, çözüm önerilerini şu şekilde sıraladı: “Çiftçinin borçları faizsiz ötelenmeli, dekar başına hibe desteği verilmeli, sulama elektriği faturaları mahsule göre ertelenmeli, düşük faizli kredi kaynakları açılmalı.”
Bir üreticinin “Yıllardır milli gelirden hakkımızı alamadık. Üreten değil, aracı kazandı” sözlerini aktaran Bakırlıoğlu, tarımda yaşanan bu tabloya karşı derhal adım atılması gerektiğini vurguladı.