Manisa'da 31 Mayıs 2025 tarihinde vefat edenlerin isim listesi ve mezarlık bilgileri yayınlandı
Manisa'da 31 Mayıs 2025 tarihinde vefat edenlerin isim listesi ve mezarlık bilgileri yayınlandı
İçeriği Görüntüle

Başkan Yaşar, Manisa'daki yapıların büyük bir kısmının 1999 Marmara Depremi’nden önce inşa edildiğine dikkat çekti. Bu binaların çoğunun mühendislik hizmetlerinden yoksun, zayıf zemin koşulları üzerine kurulduğunu ve yapı denetim mekanizmalarından geçmediğini vurguladı.

"Manisa’daki mevcut yapı stokunun büyük bir bölümü, depreme karşı dayanıksız durumda. Bu durum hem can hem de mal güvenliği açısından ciddi bir tehdit oluşturuyor. Deprem hazırlığı sadece devletin değil, toplumun ve sektör paydaşlarının da ortak sorumluluğudur." dedi.

Gediz graben fay zonu üzerinde tehlikeli konum

Manisa’nın, Türkiye’nin en aktif fay hatlarından biri olan Gediz Graben Fay Zonu üzerinde yer almasının altını çizen Yaşar, bu jeolojik konumun şehri yüksek riskli bölgeler arasına soktuğunu söyledi. Depreme karşı hazırlık çalışmalarının aralıksız bir şekilde yürütülmesi gerektiğini kaydeden Yaşar;

“Manisa Valiliği, belediyelerimiz, AFAD ve ilgili tüm kurumlarımız iş birliği içinde depreme karşı hazırlık çalışmalarını sürdürmektedir. Manisa’da bulunan yapı stokunun depreme dayanıklı hale getirilmesi önceliğimizdir. Eski ve riskli binaların tespiti, gerekli güçlendirme çalışmalarının yapılması ve yeni binaların ise yürürlükteki deprem yönetmeliğine uygun olarak inşa edilmesi büyük önem taşımaktadır. Her kurum ve hane için özel olarak hazırlanmış bir acil durum planı bulunmalı, vatandaşlarımız olası bir afet anında nerede toplanacağını ve ne yapacağını bilmelidir. Belediyelerimiz, ilgili kurumlarla iş birliği içerisinde altyapı güçlendirme, yapı denetimi ve halkı bilinçlendirme çalışmalarını sürdürülebilir hale getirmeli ve bu kapsamda, mahallelerde bilgilendirme toplantıları ve eğitim programları düzenlenmeye devam etmelidir. Tüm vatandaşlarımızın, deprem öncesinde ve sonrasında nasıl davranması gerektiği konusunda bilinçlendirilmesi gerekmektedir. Okullarımızda, kamu kurumlarında ve mahalle düzeyinde yapılan tatbikatlar bu bilinci güçlendirmeye yöneliktir.  Manisa’mızda can ve mal güvenliğini sağlamak, ancak toplumsal bilinç ve kurumsal dayanışma ile mümkündür. Müteahhitler ve sektör paydaşlarının da; Depreme dayanıklı projeler üretmek, yapıların her aşamasında mühendislik ilkelerine uygun davranmak zorunluluğunu, Kullanılan malzeme kalitesi ve işçilik en üst düzeyde olmalı; maliyet kaygısıyla kaliteden ödün vermemeleri, Tüm yapılar, güncel deprem yönetmeliğine uygun olarak inşa edilmeli ve yapı denetim süreçlerine tam uyum sağlanmaları, Özellikle kentsel dönüşüm kapsamında yapılacak yeni binalarda, zemin etüdü, statik proje ve kontrol süreçleri titizlikle yürütmeleri, Kendi denetimini kendisi yapan değil, bağımsız denetim mekanizmalarına açık bir anlayış benimsenmelidir. Bu süreçte, vatandaşlarımızın da yapı satın alırken ya da inşaat yaptırırken ilgili ruhsat, zemin etüdü ve denetim belgelerini sorgulaması büyük önem taşımaktadır. Manisa’nın depreme karşı dirençli bir şehir haline gelmesi, ancak bilimsel verilere dayalı planlama, güçlü denetim mekanizmaları ve etik ilkelere bağlı inşaat uygulamalarıyla mümkündür. Kamu kurumları, müteahhitler ve vatandaşlarımız bu konuda ortak bir sorumluluk taşımalıdır. Unutulmamalıdır ki; depremin zamanı bilinemez, ancak kayıpları önlemek bizim elimizdedir” diye konuştu.

Muhabir: ÖZGE AY ERDOĞDU