Arabeskin duayeni Müslüm Gürses’in hayatını anlatan “Müslüm” filminden sonra, arabeskin kraliçesi, acıların kadını “Bergen”in hayatı da beyaz perdeye aktarıldı.
Her insanın hayatı film olmuyor tabi ki. Ya bir başarı hikayesi olacak hayatında ya da hayatı acılarla yoğrulmuş olacak.
Hayatı hakkında sadece kocasının yüzüne kezzap attığını bildiğim Bergen’in filmini izleme imkanı buldum. Bergen’i canlandıran Farah Zeynep Abdullah’ın başarılı oyunculuğu filmde dikkat çekiyor. Filmin en çok dikkat çeken yanı ise kadına şiddet ve kadın cinayeti…
Film sonrasında Bergen’in hayatı hakkında biraz araştırma yaptım.
Kocası tarafından yüzüne kezzap attırılması sonucu bir gözünü kaybeden, sonrasında aynı kocası tarafından öldürülen Bergen’in hayatı gerçekten de acılarla dolu. Tıpkı şarkılarında olduğu gibi:

Yıllar yılı dert yolunda
Ne ilk ne de sonuncuyum
Kahrediyor hayat beni
Acıların kadınıyım

               Sahnelerde şarkı söylerken, onu her gün izlemeye gelen ve gözünü Bergen’den ayırmayan bir adam vardır. Kendisine her gün çiçek gönderen bu adam Halis Serbest’ten başkası değildir. Bergen çiçekleri kabul etmese de Halis Serbest ısrarla göndermeye devam eder.
Bir gün taksitle aldığı otomobilinin yandığını görür Bergen ve çok üzülür. Halis Serbest, yeni araba alarak Bergen’e sürpriz yapar. Aslında Bergen’in arabasını yakan da Halis Serbest’tir ama bunu çok sonradan öğrenecektir Bergen.
               Gel zaman git zaman nikah masasına otururlar Bergen ve Halis Serbest. Tabi bu nikah sahtedir. Çünkü Halis Serbest zaten evli ve çocuklu bir adamdır.
               Sonrası mı?
               Dayaklar, işkenceler, yüzüne kezzap atarak bir gözünü kör etmeler ve en sonunda öldürmeye kadar gider bu aşkın sonucu.
               Henüz 30 yaşındayken çok sevdiği ve bir türlü vazgeçemediği kocası tarafından öldürülüyor Bergen. 
Halis Serbest’in Bergen’i öldürmeden önce, “Seni mezarında bile rahat bırakmayacağım” demesi üzerine, annesi tarafından kabri bir kafes haline getiriliyor.
Filmde sadece Bergen’e şiddet uygulamıyor kocası. Bergen ile beraber annesini de kurşunluyor ama annesi ölmüyor, kurtuluyor. Sonrasında korku dolu bir hayat sonucu o da gözlerini yumuyor bu dünyaya.
Filmin, Halis Serbest’in memleketi Adana’nın Kozan ilçesinde oynatılmıyor. Hala hayatta olan Halis Serbest, pişman olmadığına dair açıklamalarda bulunuyor.
Zihniyetimiz değişmediği müddetçe, bizim topraklarımızda acı, hüzün, şiddet, kadın cinayetleri bir türlü bitmez.
Her gün haberlerden şahit olduğumuz kadın cinayetlerine dikkat çekmek açısından da olsa film bir farkındalık oluşturdu eminim ve umarım bu bu şiddet ve cinayet olayları bir an evvel son bulur.
Sağlıcakla kalın.