Enderun Usulü Teravih Namazı!
Ramazan ayının başlaması ile daha farklı bir sessizlik ve güzellik oluşmaya başladı. Ezan okuyan kişilerin ezanı çok güzel ve herkesin dikkatini ve takdirini kazanacak şekilde okumasından yanayım. Minarelerden insanı mest eden ezanın en güzel şekilde okunması gerekir. Müezzinler ezanı güzel okumalı, Müslümanlar çok güzel komşuluk örneklerini sergilemeli. Ezan sesini duyan bu güzellik karşısında camiye gitmeye can atmalı. Müslümanın güzel komşuluğunu, nezaketin, zarafetini gören diğer insanlar Müslüman olmanın yollarını aramalı. Rahmetli Sezai Karakoç “Müslüman! İslamı öyle canlı, öyle diri yaşa ki, seni öldürmeye gelen sende dirilsin” diye ne güzel özetlemiş.
88 yıl sonra ilk teravihin kılındığı Ayasofya Camii dahil olmak üzere 34 camide Osmanlı geleneğine uygun şekilde Enderun usulü teravih namazı kılınmaya başlandığını haberlerden öğrendik. Peki nedir bu Enderun Usulü Teravih hiç merak ettiniz mi? Hiç bu şekilde teravih kıldınız mı? Ben şahsen Manisa’da bu usulde teravih kıldırılan bir cami olsa her fırsat bulduğumda oraya gitmek isterim. Değerli il müftümüzü aradım ve sordum. Şu an Manisa merkezde böyle bir uygulamanın olmadığını ancak birkaç kereye mahsus yapılabileceğini, bunun yerinde bir fikir olduğunu beyan etti. İnşallah Manisa’daki tarihi ve büyük camilerimizden birinde bu şekilde bir teravih tertip edilir biz de katılırız.
Enderun Usulü Teravih Namazı, adını Osmanlı'daki Enderun Mektebi'nden almaktadır. Osmanlı Sarayı'ndaki Enderun Mektebi'nden çıkan hocaların kıldırdığı namaz bu sebeple günümüze Enderun Usulü Teravih Namazı olarak gelmiştir. Saray'dan başlayıp günümüze kadar gelen Enderun Teravih'ini ilk defa ortaya koyan kişinin Buhurizade Mustafa Itri Efendi (1712) olduğu söylenmektedir.

Enderun Usulü Teravih İlk Ne Zaman Kılındı?
1831 yılının ramazan ayında, musikişinas padişahlardan Sultan 2. Mahmud'un da bulunduğu, müezzinliğini Türk musikisinin dahi ismi Hamamizade İsmail Dede Efendi'nin yaptığı, saray baş imamı Zeynel Abidin Efendi'nin kıldırdığı teravih, Enderun usulünün ilk örneğiydi. Enderun Usulü Teravih’in özelliği, namazın her 4 rekatının, Türk musikisinin farklı makamlarında kılınması ve bu makamlardaki ilahilerle de süslenmesi.
Hangi Türk Makamları Kullanılır?
Makamları klasik Türk musikisinin en önemli ismi olan Itri'ye dayanan Enderun usulü teravihte en çok "Hicaz", "Segâh", "İsfahan", "Uşşak" ve "Acemaşiran" makamları kullanılırken, vitir namazı "Segâh" makamında kılınıyor.
Enderun Usulü Teravih Nasıl Kılınır?
Enderun Usulü Teravih, iki şekilde kılınır. Birincisinde imam, müezzinleri makam geçkileri ile yönlendirir, ikincisinde ise makamlar arasındaki geçkileri müezzinler sağlar. Buna göre ilk gecede geçkileri müezzinler sağlar. Namazda Fatiha'dan sonra okunan zamm-ı sureler ise asla rastgele seçilmez. Manalarına bakılarak tertip edilirler.
Seçilen ayetler, daha çok rahmet ayetleri ve tesbih ayetlerinden oluşur. İlk on günde Ramazan ayına ulaşmaktan duyulan sevincin dile getirildiği ilahiler, ikinci on günde yerini Allah'tan rahmet ve merhamet niyaz eden ilahilere bırakır. Son on günde ise Ramazan'ın uğurlanmasından duyulan hüzünlü ilahiler okunur. Kısacası Enderun Teravih Namazı, her dört rekatı Türk Musiki'nin farklı makamlarında kılınan ve bu makamların ilahilerle süslendiği, müezzinlerin ise makamlar arasında geçişi salavat eşliğinde yaptığı bir Osmanlı Enderun Mektebi geleneğidir.
Her Ramazan Bayramı arefesinde Kula Emre Köyü’nde tarihi Carullah bin Süleyman Camii’nde (doğal kök boyalarla süslenmiş muhteşem bir cami)  halk ikindi namazında toplanır. Namaz sonrası tekbir ve salavatlar ile topluca yürüyerek Yunus Emre ve Tapduk Emre’nin türbelerinin olduğu alana gidilir. Yasin, Tebareke  ve Fatiha’lar okunur. Dualar yapılır ve mezarlıklar ziyaret edilir. O caminin imamı ile görüştüm. Bu güzel uygulamanın hala devam ettirildiğini söyledi. İnşallah arzu edenlerle orada buluşur ve harika bir Ramazan arefesi yaşarız.
Ramazan, hal ile, yol ile, dil ile ve kul ile doğru irtibat kurmak ve Sırat-ı Müstakim’den ayrılmamaktır. Gündüzleri oruçlu geçirip geceleri har vurup harman savurmadan yaşamaktır. İyilik hikayelerini artırmaya çalışmak, yoksula yardım etmek, camileri imar etmek, hasta ve akrabaları gözetmek, Kuran okumak, tefekkür ve inzivaya dalmak, hayatını düzene koymak, yolcuya ve darda kalana el uzatmak gerekir. Ramazan bittiğinde güzel hasletler kazanmış olmaktır.  Ramazanınızı tebrik ediyorum. Sağlık ve huzur içinde bayrama kavuşmanızı diliyorum.
Dr. Muzaffer Yurttaş
 05.04.2022 – Manisa