Morris Schinasi 1855’te Manisa 'da doğan dört çocuklu fakir bir Yahudi ailesinin üçüncü çocuğu olarak doğar ve asıl adı Moiz(Musa) ESKENAZİ'dir.Çocukluğunda Manisa da tarlalarda ve bağlarda çalışır. Sekiz, dokuz yaşlarında yakalandığı bir hastalıktan Osmanlı imparatorluğunun en güçlü padişahı olan Kanuni'nin annesi Hafsa Sultan adına 1538 yılında Manisa’da yaptırdığı Sultan Camii Darüşşifasında tedavi görerek sağlığına kavuşur. 

Manisa Darüşşifasında iyileşir ve taburcu olacağı gün babasının kollarında taburcu olur.. Babasının hiç parası yoktur çaresizlik içinde hastane yetkililerine parası olmadığını ve nasıl taburcu edeceğinin sıkılarak anlatır. Hastane yetkililerinin burasının bir vakıf hastanesi olduğunu parası olmayanlardan para alınmadığını söylemesi ile çok mutlu olur. Bunu duyan küçük Moiz kendi kendine söz verir. İleride zengin olursa doğduğu ve tedavi olduğu bu şehre tıpkı bu vakıf hastane gibi fakirlerden para alınmayan bir vakıf hastanesi yaptıracaktır.

Manisa’da hastane çıkışından bir müddet sonra çalışmak için iş arar Moiz. ÜÖnce mezarlık bekçiliğinde iş bulur. Ancak okuma yazma bilmediği için bu işte fazla kalamaz. Girdiği diğer işleri de uzun süre devam ettiremez.O zamanlar fırsatlar ülkesi olarak sürekli konuşulan ve gidilmesi hayal edilen Amerika'ya gitmek üzere abisi Salamon ile yaya olarak geldiği İzmir Limanındaki bir geminin Amerika'ya gittiğini zannederek kaçak olarak binerler.  Oysa Amerika’ya gittiğini sandıkları gemi Mısır'ın İskenderiye limanına gitmektedir. İskenderiye limanına varınca limandaki tütün yüklü başka bir gemide hamal olarak çalışırlar. Çalışmasını beğenen tütün yüklü geminin sahibi Grafallo adındaki Yunan asıllı tütün tüccarı Moiz’i çok beğenir ve yanında işe alır. Ona tütün işini, ticareti ve sigara yapmayı öğretir.

Morris Şinasi doğduğu ve Darüşşifasında şifa bulduğu Manisa'yı hiç unutmaz. 1929 Eylülünde vefat ettiğinde vasiyetnamesinde "Memleketi Manisa'ya en modern tıbbi donanımlara sahip bir 40 yataklı bir hastane inşa edilmesini artan paranın yıllık geliri ile hastane giderlerinin karşılanmasını ayrıca fakir hastalardan ücret alınmamasını " isteyen bir vasiyet çıkar. Çocukluğunda verdiği sözü unutmamıştır Morris Şinasi. Manisa’da çocuk hastanesi yaptırmak istemektedir. 

Moris Şinasi servetinin büyük bir kısmını kendi adıyla anılacak hastaneye vakfederek büyük bir vefa örneği gösterir.Moris Şinasi’nin eşi Lauretta 1930 yılında gemi ile önce İstanbul’a oradan Ankara’ya geçerek yetkililerle hastene yapımı hakkında görüşmeler yapar. Devrin Sağlık Bakanı Dr. Refik Saydam’la ayrıntılı görüşmeler yaparak oradan trenle Manisa'ya gelerek Sağlık Bakanlığının tahsis ettiği bugün Moris Şinasi Çocuk Hastanesinin bulunduğu arsada hastanenin temelini atılır.  

180 bin dolara mal olan 40 yataklı Moris Şinasi Çocuk Hastanesi 1933 yılında hizmete açılmıştır. 1933 yılından bu güne yüz binlerce Manisalıyı ve Egeli ‘ye şifa kaynağı olmuştur.Moris Şinasi’nin Manisa’da yaptırdığı hastane için vakfettiği 1 milyon doların kalan 820 bin doları Amerika’nın en önemli bankasında geliri Manisa da ki kurulan hastanenin ihtiyaçlarını gidermesi için fon olarak yatırılır.

1965’li yıllara kadar müteveffa Morris Şinasi’nin vasiyeti gereği vakfedilen paranın geliri ile çok rahat olarak hastanenin tüm giderleri (maaş, ilaç, tıbbi sarf malzemesi, yiyecek içecek, ısınma ve enerji vb. ) karşılanmış ve vasiyet gereği 40 yatağın büyük çoğunluğundan ücret alınmadan hastalar tedavi edilmiştir.

Bazı yıllarda Türk ekonomisindeki enflasyonun yükselmeye başlaması sonrası Amerika’dan gelen vakıf kaynakları hastaneyi idare etmekte zorlanması üzere hastane 1965 sonrası hastane Türkiye Cumhuriyeti Sağlık Bakanlığına devredilmiştir.

İlk kurulduğunda genel hastane statüsünde olan bu hastane daha sonra  “Morris Şinasi Milletlerarası Çocuk Hastanesi “  adı ile çocuk hastanesine çevrilmiştir. Ancak müteveffa Morris Şinasi’nin vasiyeti gereği Amerika’da ki banka da ki fon gelirlerinin Morris Şinasi Hastanesine gönderilmesinin devamlılığının ve yasal zeminin sağlanması için “Morris Şinasi Milletlerarası Çocuk Sağlığı Derneği” kurmuştur.

O tarihten beri  her yıl   önceleri  vasiyet gereği  Amerika’daki  CehmicalN.Bank ‘ a yatırılan para  daha sonra Amerika da ki Banka birleşmeleri ile  bugünkü adı ile J.P M… C.Bank’a aktarılmış ve her yıl düzenli olarak  fon olarak yatırılan  paranın geliri bu dernek kanalı ile alınmakta ve tamamı hastane için harcanmaktadır. 

Morris Şinasi kendisine yapılan iyiliğe iyilikle karşılık vererek doğduğu ve sağlığına kavuştuğu bu şehre vefalı biri olduğunu en güzel şekilde göstermiştir.

Manisa Şehir Hastanesinin yapılmasıyla birlikte Morris Şinasi Hastanesi ne yazık ki kapatılmış ve şehir hastanesine taşınmıştır. Hastane şu an atıl durumda bulunmaktadır. Moris Şinasi’nin vakfettiği ve 90 yıldır Manisa için vakfedilen para Manisa Moris Şinasi Milletlerarası Çocuk Hastanesine kalmalıdır. Aksi halde Manisalılar için harcanan bu fon iptal edilecektir. Çünkü bu fonu kuran Morris Şinasi’nin vakfettiği paranın şartlarından birisi de hastanenin kapatılması durumunda bu yıllık gelen 174.000  dolar  Amerikan hazinesinde kalacaktır. Yetkililerin buna çok acil bir çözüm bulması gerekir. Moris Şinasi Milletlerarası Çocuk Hastanesi çocuklar için hizmet vermeye devam etmelidir.

Moris Şinasi Çocuk Hastanesi Ne Olacak?
Tarihi önemi büyük olan ve 1933 yılında Manisalı bir yahudi olan Moris Şinasiye ait bir vakıf tarafından yaptırılan Milletlerarası Moris Şinasi Çocuk Hastanesi kendi kaderine terk edilmiş gibi görünüyor. Manisalı bu hastanenin akıbetini merak ediyor.
Manisa halkının genel kanaati bu hastanenin yaptırılış amacına uygun olarak çocuk sağlığı için kullanılmasıdır. Bu konuyu değişik platformlarda dile getirmemize rağmen bugüne kadar gözle görülür bir adım atılamamış olması üzüntü vericidir.Şu an sadece Yeşilay’a bağlı bir YEDAM diye bilinen bağımlılık ile mücadele merkezi birimi bu dev binanın sadece bir kısmında hizmet vermektedir.Eser kimsesiz ve çaresiz işe yaramayı beklemektedir. Sağlık Bakanımız ve Sayın Cumhurbaşkanımızdan talebimiz bu önemli eserin restore edilerek sağlığın hizmetinde kullanılmasıdır.