Yerel seçim öncesi mevcut belediye 

Başkanlarından 2'ncisi 

Gem’i azıya almışlardı.. 

Vaatleri tesbih yapmışlar 

Yaşlarına, başlarına konumlarına bakmadan 

Durmadan sallıyorlardı… 

“Manisa’ya deniz getireceğiz! 

Spil’e teleferik yapacağız! 

Dahası  

Kahveler, çikolatalar 

Eşarplar, çiçekler, 

“Yarım elma gönül alma” 

Cinsinden, akla hayale gelmeyen 

Hediyeler dağıtıyorlardı! 

Kapıların zilleri çalınıyor, 

Güler yüzlü kızlarımız, 

Belediye başkanımızın çok selamı var, 

Bunları size gönderdi! 

Bana kahve ve çikolata denk gelmedi. 

Sebze, et doğrama doğrama tahtası 

Nasibimize yazılmış! 

Tahtanın sol üst kösesinde  

Mehmet Çerçi 

Yunusemre Belediye Başkanı yazısı. 

Bilseydi! 

Ah bir düşünebilseydi. 

Eğer, 

İnşaat şirketlerini bir kenara bırakabilseydi, 

İhalelerdeki bağışlardan kaçabilseydi, 

Antikacılığı yeğlemeseydi 

Yanına ardına önüne konulan setleri yıkıp 

Geleceği ön görebilseydi. 

Kendini jülyen kesecek ya da kusbası yapacak  

Kesme tahtası hiç hediye gönderir miydi? 

Severim atasözlerimizi 

Hayatın imbiğinden damıtılmışlardır. 

Onlarca, yüzlerce yılın 

Keskin gözlemleri sonucu dilimize yerleşmiş 

Sözcüklerdir onlar. 

“Eceli gelmiş büyük ve küçük başlar  

Kasabın bıçağını yalarmış!” 

Fena taktım bu doğrama tahtasına. 

Aklımda çılgın düşünceler. 

İçgüdüsel olarak bu doğrama tahtasını 

Başkan mı seçti? 

Yoksa halk tarafından doğranmasını  

İsteyen yandaşları mı? 

Ya da başkan; 

Sizi 10 yıl ayakta doğradım şimdi 

Tahta da doğrayacağım diye 

Mesaj mı vermek istedi? 

Ya 15 yıl boyunca, 

İçtiğimiz suyu burnumuzdan getiren 

Büyük şehrin küçük başkanının hediyelerine  

Ne demeli? 

“Bir acı kahvenin 40 yıl hatırı var!” deyişine bakıp 

40 yıl daha o koltukta oturmak için 

Kahve mi gönderdi?” 

Hediyelerin bir anlamı olmalı. 

Kimse durduk yere hediye göndermez. 

50 gram kahve gönder, 

40 yılımızı iste. 

Ben kılı 40 yaranlardanım! 

Asıl istediği  

40 yıl daha kazık çakmaktı! 

Çünkü 

Futbol, basketbol takımlarını 

Katı atık bertaraf tesisini, 

İhaleleri, imarı, fena çaktığı yetmedi. 

Karun gibi güç ve servet sahibi oldular 

50 gram kahve nedir ki? 

“KAZ GELECEK YERDEN KAHVE ESİRGENİR Mİ?” 

Bunca yıl kül yutmayan! 

Ancak boynundan mangalı 

Eksik etmeyen 

bir Manisa’lı hemşeriniz olarak 

Ben yine de iki başkanın 

İyi niyetli olduklarından asla şüphe 

Duymadım! 

Faturalarını, ödeme belgelerini 

Daha doğrusu, 

Sehrin Tapusunu gösterip 

Manisa bizim iddiasında bulunabilirlerdi!