Manisa'da öğretmenler iş bıraktı| "Öldürürsen öğretemem"

Manisa’da eğitim sendikaları güçlerini birleştirdi. Eğitim camiası ‘eğitimde şiddet’ olaylarına dikkat çekmek için iş bıraktı ve meydanlara indi.

Geçtiğimiz günlerde İstanbul’da bir öğrenci tarafında uğradığı silahlı saldırı sonucunda yaşamını yitiren İbrahim öğretmen için Manisa’da eğitim camiası iş bıraktı ve meydanlara indi. Manisa’da gerçekleştirilen iş bırakma eylemine Eğitim Gücü Sen, Eğitim İş, Eğitim Sen, Anadolu Eğitim Sen ve Hürriyetçi Eğitim Sen’e bağlı öğretmenler katıldı. Manolya Meydanı’nda bir araya gelen öğretmenler buradan Cumhuriyet Meydanına yürüdü. 

“Artık yeter! Can korkusuyla çalışmak istemiyoruz"

Manolya Meydanı’ndan Cumhuriyet Meydanına doğru yürüyen öğretmenler;
“Okullarda ölmek istemiyoruz”, “Bizim tekin pek tekin değil”, “Sorunların sebebi eğitim sistemi”, “Ayıptır günahtır öğretmene kıyılmaz” diyerek slogan attılar. 

Ayrıca; ‘RTÜK: Ahlak bekçiliğini bırakın! Şiddet içeren dizileri/programları denetleyin!’, ‘Öldürürsen Öğretemem’, ‘Artık yeter! Can korkusuyla çalışmak istemiyoruz’, ‘Öğretmenime Dokunma’ gibi pankartlar açıldı.

Yunusemre’de Her Kadın Güzeldir Projesi devam ediyor

Veliler destekler için çocuklarını okula yollamadı 

Manisa’da öğretmenlerin eğitimde şiddet olaylarına karşı seslerini duyurmak için yaptığı iş bırakma eylemine velilerden destek geldi. Birçok veli öğretmenlerinin yanlarında olduklarını ve onları desteklediklerini göstermek için öğrencilerini okula yollamamayı tercih etti. 

Bir veli; “öğretmenlere şiddet olaylarının önüne geçilmeli, okullarımızda öğretmenlerimiz ve çocuklarımızın güvenliği sağlanmalı. Öğretmenlerimizin bugün yaptığı iş bırakma eylemini seslerini duyurmaları için destekliyorum” dedi.

Sendika başkanlarından ortak açıklama 

Gerçekleştirilen eylemde sendika başkanları ortak basın açıklaması yaptı. Öğretmenlik Meslek Kanunu’na değinilen açıklamada eğitimcilerin okullarda şiddetin hedefi olmaya devam ettiği ifade edildi. Eğitimdeki sorunlara çözüm üretilemediğine yer verilen ortak basın açıklamasında şu ifadelere yer verildi;

“Milli eğitim Bakanlığı ve siyasi iktidarın eğitim emekçilerine yönelik söylem ve yaklaşımları ile Öğretmenlik Meslek Kanunu üzerinden emeğimizin değersizleştirildiği, mesleğimizin itibarsızlaştırdığı koşullarda, savaşlarda bile hedef alınmayan eğitim emekçileri okullarda şiddetin hedefi olmaya devam etmektedir. Önceki gün ömrünün büyük bölümünü eğitime ve öğrencilerine adamış olan bir meslektaşımızı hayattan ve öğrencilerinden koparan ne basit bir öfke krizi ne failin öğrenci oluşu ne de failin uyruğu ile ilgilidir.

Bugüne kadar eğitimden sorumlu olanların yaptıkları açıklamalarda eğitimde yaşanan olumsuzlukların sorumlusu olarak öğretmenleri göstermesi, CİMER uygulamasının bizlere karşı bir sopaya dönüştürülmesi, MEB'in eğitimde yaşanan sorunlara çözüm üretmek yerine öğretmenleri ve idarecileri veli/öğrenci karşısında tek muhatap olarak bırakması, bugün yaşananlara zemin oluşturmuştur. Bu ülkede okulda öğretmen öldürüldü! Söz bitti! Şiddetin, cinayetin tek bir faili olmadığını hepimiz çok iyi biliyoruz.

Cinayetin arkasındaki zihniyet, bizleri ötekileştiren, her fırsatta tehdit ederek hedef haline getiren, mesleğimizin itibarını ayaklar altına alanlardır. "Bir toplumun uygarlık düzeyi, öğretmene verdiği değerle ölçülür.”