13 Mayıs 2014 tarihinde Manisa’nın Soma ilçesinde 301 madencinin hayatını kaybettiği facianın 10’uncu yıl dönümünde, MASKİ İkiz Kuleler Konferans Salonu’nda Maden Türk Toraks Derneği Akciğer Hastalıkları Çalışma Grubu, İzmir Şubesi, Halk Sağlığı Uzmanları Derneği ve Risk Yönetimi Derneği işbirliğiyle ‘Soma’dan İliç’e Maden Sektöründe İşçi ve Çevre Sağlığı Sempozyumu’ düzenlendi.
O anları anlattı
Soma faciasının 10. yıl dönümünde düzenlenen ‘Soma’dan İliç’e Maden Sektöründe İşçi ve Çevre Sağlığı Sempozyumuna’ konuşmacı olarak katılan, faciaya vardiya değişimi sırasında denk gelen maden işçisi Ahmet Mutluer (38), o gün yaşadıklarını anlattı.
Faciaya yakalanan ve sempozyumda söz alan Ahmet Mutluer (38), o gün maden ocağında yaşadıklarını anlattı.
O gün yetkililere uyarıda bulunduklarını söyledikleri halde hiçbir şey yapılmadığını söyleyen Mutluer,
“Ocağın içi sıcak ve havasız olmaya başladı, biz bunları söyledik. Maalesef o kadar dile getirdik. Amirlerimize, mühendislerimize söylediğimiz halde bizi hiçe saydılar. 301 madencimizin hayatını kaybettiği gün gece vardiyasındaydım. Olay yerine vardığımızda hiç kimsenin haberi yoktu. Dumanı görseydik ekip olarak ilk müdahaleyi biz yapardık. Alana indiğimizde bu işçiler nerede diye bir birimize sorduk. Kurtulan birkaç işçi arkadaşımızdan aşağıda patlamanın ve işçilerin aşağıda kaldığını öğrendik. Olay yerine vardığımızda bandın yandığını ve o tarafa geçişlerin olmadığını gördük. İlk defa maskelerimizi orada gördük. Maskelerimizi ilk defa orada kullandık ama bize hiçbir fayda etmedi. Çünkü en ufak gaz sızıntısında bunu kullanmaya mecbursun demek yerine kullanırsan bu yevmiyemden kesilir dendi. Kurtardığımız kardeşlerimizin şu maskeleri daha açmadığını gördük. S panosuna geldiğimizde toplu ölümlerini gördüm. Toplu olur deriz ya inanmayız, görmeyiz ama biz görünce şoka girdik. Bir düşmana top atarsın toplu şekilde ölüm olur ya insanlar öylece kalmış. Çoğu maskesini takmış, çoğu takmamış. Gözlerinden kulaklarından kan gelmiş patlamalar olmuştu." şeklinde konuştu.
Maden ocaklarında iş sağlığı ve güvenliğinin önemini vurgulayan Mutluer, son olarak şunları söyledi:
"İş sağlığı güvenliği eğitimleri çok sıklaştırılmalı ve işçiler bilinçlendirilmeli. Hayatta kalmamda sağdan soldan öğrendiğim bilgim, yetenek ve tecrübem. Bu eğitimler ayda 1 defa da olsa belki bu olaylar yaşandığında maden işçilerinin hayata tutunacak bir dalı olacak.”
