TESK konferans salonunda gerçekleşen basın toplantısında TŞOF Başkanı Fevzi Apaydın ve yöneticiler ile birlikte 30 Büyükşehir Şoförler odası Başkanları katıldı. Manisa Şoförler ve Otomobilciler Esnaf Odası Başkanı Salih Karaağaç, Yönetim Kurulu Üyesi Mustafa Çelik de hazır bulundu. Açıklamasında, söz konusu uygulamanın yargı sürecinin halen devam ettiği belirtilerek, süreç doğrultusunda uygulamanın internet erişiminin kesilmesi talep edildi.
TESK Başkanı Bendevi Palandöken, sermayenin gözünü taksicilik mesleğini yapan emekçilere diktiğini söyleyerek, “Yaptıkları şey, ‘Benim param var, ben bir sistem kurdum’ deyip, sosyal medya üzerinden meslekle hiç ilgili olmayan, şoförlerinin kimler olduğu belli olmayan, kullanılan araçların nereye kayıtlı olduğu belli olmayan araçlarla ‘ben insanlara yardım ediyorum’ demek” diye konuştu. Palandöken, mevcut taksi sistemlerinde aracın bulunduğu ildeki esnaf odasına kayıtlı olduğunu ve plakasının belli olduğunu dile getirerek, vatandaşın söz konusu uygulama ile mağdur olabileceğini, güvenli bir hizmet sağlanamayacağını söyledi.
Şoför esnafının bu konudaki mağduriyetini Ulaştırma Bakanlığı ve Cumhurbaşkanlığı’na ilettiklerini belirten Palandöken, “Bir takım evraklarla biriktirilip şikayetleri ‘ben çözerim, ben yaparım’ diyen, evvela stiker ile işe başlayıp, daha sonra böyle bir filo kurulmasına destek olan, araçların durumu ve şoförlerinin kim olduğu belli olmayan bir sistemde ulaşım sağlanması derhal durdurulmalıdır. Bir de gerekli cezaların uygulanması lazım. Bundan sonra da böyle bir sistemi kurmaya çalışan, sosyal medya üzerinde hizmet ediyorum diyen fakat kredi kartlarıyla esnafların haklarının yendiği bir sisteme bizim evet dememiz mümkün değil. Böyle bir kurum ve kuruluş yok. Ülke genelindeki yaklaşık 100 bin taksi şoförü aileleriyle birlikte mağdur oluyor” diye konuştu.
Hazırlanan Basın açıklamasını ise Türkiye Şoförler ve Otomobilciler Federasyonu (TŞOF) Başkanı Fevzi Apaydın okuydu. Apaydın yaptığı açıklamada şunları söyledi, “Anayasamızın 135. Maddesine göre 5362 Sayılı Esnaf ve Sanatkarlar Meslek Kuruluşları Yasası ile kurulan Kamu Kurumu Niteliğindeki Meslek Kuruluşları olarak aşağıda imzası bulunan Taksiciler, Otomobilciler ve Şoförler Odaları, Türkiye Şoförler ve Otomobilciler Federasyonu ve Üst kuruluşumuz olan Türkiye Esnaf ve Sanatkarlar Konfederasyonu olarak bizler; Kamuoyunun huzurunda Yasalara aykırı davranarak KORSAN taşımacılık yapan Martı ileri taşıma anonim şirketi yetkililerine sesleniyoruz. Karayolları Trafik Yasası, 10553 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı, Büyükşehir Belediye ve Belediye Yasası ve uygulama Yönetmeliklerine göre, Şehir içinde özel yolcu taşıma faaliyeti, taksimetre takılı Taksi olarak nitelenen taşıma araçları ile yapılmaktadır. Bu araçların sahipliği, Şoförlük mesleğini geçim kaynağı olarak seçen ve meslek odasına kayıtlı olan gerçek kişi esnaflara aittir. Mer’i yaslarımıza göre söz konusu yolcu taşıma faaliyeti münhasıran bu esnaf gurubu tarafından yapılması hedeflenmiş, bu amaçla düzenleyici, denetleyici ve koruyucu hükümler getirilmiştir. Bu yasal hükümlere göre, Büyükşehirlerde UKOME, diğer şehirlerde İl Trafik Komisyonu veya Belediye Meclis kararı ile tahdit kapsamına alınan taksi ile çalışma izni / ruhsatı olmadan yapılan he türlü yolcu taşıma faaliyeti korsan taşıma olarak kabul edilmektedir. İstanbul ve Antalya başta olmak üzere 30 Büyük Şehir ve diğer şehirlerimizde, “Martı ileri Teknoloji Anonim Şirketi”, şehir içi taşımada mer’i yasalarımıza göre sadece Taksi ile meslek odasına kayıtlı esnafımız tarafından yapılması gerekirken, MARTI TAG (Tek araçla gidelim) adı altında yasalara aykırı olarak korsan taşımacılık yapmaktadır. Meslek odalarımıza kayıtlı esnafımızın yasal düzenlemelerle korunan şehir içi yolcu taşımacılık faaliyetine, korsan taşımacılık yaparak haksız ve hukuksuz şekilde müdahale eden MARTI İLERİ TEKNOLOJİ Anonim Şirketi hakkında yasal yollara başvurulmuştur. Yargı süreci devam ederken haksız ve hukuksuz ticari faaliyetini sürdüren MARTI TAG’ı bir kez daha kamuoyu huzurunda uyarmak ve yetkilileri de görevlerini yapmaya davet etmek istiyoruz. Yasalara aykırı olarak korsan taşıma yapan Martı İleri Taşıma Anonim Şirketi, 1-Sosyal ve görsel basın yayın organlarında yasal bir ticari faaliyet yapıyormuş izlenimi yaratan reklamlar vermekte ve yayınlatmaktadır. Korsan Taşımacılık yapan bu şirketin Korsan yayıncılığına derhal müdahale edilmesi için RTÜK’ ü, 2-Geçimini emeği ile şoförlük yaparak temin eden esnafımızın gelirine göz diken, bu amaçla haksız rekabet yaratacak faaliyetler yürüten Martı İleri Taşıma Anonim Şirketi hakkında derhal haksız rekabet soruşturması başlatılması için Rekabet Kurulunu, 3-Yasalara aykırı ticari faaliyet yürüten, bu amaçla Türkiye genelinde örgütlenen Martı İleri Taşıma Anonim Şirketi hakkında Türk Ticaret Kanunlarına göre soruşturma açılması için Ticaret Bakanlığımızı, 4-Karayolları Trafik Yasası ve Yönetmeliğine göre korsan taşımacılık yapan, bu amaçla Martı İleri Taşıma Anonim Şirketi tarafından kullanılan araçların trafikten men edilmesi için İçişleri Bakanlığımızı, 5-Esnafımızın mesleki faaliyetlerini yürütmesini korsan taşımacılık yaparak engel olan Martı İleri Taşıma Anonim Şirketi’nin yasal olmayan faaliyetlerinin engellenmesi için Büyükşehir Belediyeleri ve Belediye Başkanlıklarını, Gerekli tedbirleri almaya yasal gereğini yapmaya davet ediyoruz. MARTI İLERİ Taşıma Anonim Şirketini son kez uyarıyoruz.
İstanbul Taksiciler Esnaf Odası Başkanı Eyüp Aksu ise, uygulamanın bir korsan taşımacılık olduğunu iddia ederek, “Şu anda İstanbul’da başladı, Antalya’da da devam ediyor, İzmir ve Mersin’e de sıçradı. Hep beraber bu konuda mücadele etmeliyiz. İstanbul’da bir buçuk yıl önce açtığımız haksız rekabetin meni, korsan taşımacılık ve buradaki internet erişiminin kesilmesi davası devam ediyor. Bilirkişi raporları biraz geç geldiği için dava biraz uzadı. Raporlar da geldi. Yerel seçimlerden 2 gün önce, yani 29 Mart’ta Çağlayan Adliyesi’nde korsan taşımacılık yapan bu firmaya karşı açtığımız dava görülecek. Hem Allah’ın hem de Türkiye Cumhuriyeti’nin adaletine olan güvenimiz tam” ifadelerini kullandı. Aksu, mağduriyetlerinin devam etmesi halinde bütün şehir içi ulaşım sektörünün sekteye uğrayacağını söyleyerek, siyasetçilerin de konuyla ilgili harekete geçmesini istedi.
