Son günlerde yapılan araştırmalara göre doğum oranlarında ciddi bir azalma olduğu görülüyor. Doğum oranlarındaki azalmanın toplumun geleceği için tehdit olduğunu ifade eden Sosyolog Bünyamin Ayhan, “Kültür, eğitim ve ekonomik koşullar nüfusu etkileyebilir” dedi.
Türkiye’de doğum oranları düşüşe geçti. 1924 yılında doğum oranları 5.6 olarak belirtilirken günümüzde ise bu oran 1.5 olduğu görülüyor. Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) 15 Mayıs 2024 tarihinde açıkladığı doğum istatistiklerine göre, 2014 yılında 1 milyon 351 bin 88 doğum gerçekleşmişken, doğum sayıları her yıl kademe kademe azalarak 2023 yılında 1 milyonun altına düştü ve 958 bin 408 doğum gerçekleşti. Uzmanlar bu durumun Türkiye’nin gelecek yıllarda sorunlar yaşayacağını belirtiyor. Konu ile ilgili Manisa Meydan Gazetesi’ne açıklamalarda bulunan Sosyolog Bünyamin Ayhan, doğum oranlarında düşüşün çok sayıda nedeninin olduğunu belirtti.
Kentleşme doğum oranlarını düşürüyor
Bireyselleşme ve refah seviyesinin doğum oranlarını etkilediğini belirten Sosyolog Bünyamin Ayhan,
“Gençlerin hayata başlaması evlilik gibi hususları ikinci plana atmasına neden oluyor. Eğitimler uzadıkça evlilik oranları da düşüşe geçiyor. En önemli hususlarından diğer ise kentleşme sebep olabiliyor. Kentleşme oranları sebebiyle doğum oranlarının düştüğünü biliyoruz. En güzel örneği ise 1924 yıllarındaki doğum oranları ile günümüz oranları aynı değil. Çok fazla bir düşüş var. Gelecek nesillerin doğum oranını etkileyeceğini biliyoruz. Bu durum bazı sorunları da kendisiyle getiriyor” diye konuştu.
Ekonomik şartlar çocuk büyütmek için yeterli değil
Ekonomik koşulların insanları evlilik yapmasına engel olduğunu dile getiren Ayhan, son olarak şunları söyledi:
“Ekonomik koşullar da doğum oranlarını etkiliyor. 30’lu yaşlarda evlilik yapılıyor ve bu sayede doğum oranları azalıyor. Bunun yanında kaygılarda bulunuyor. Ekonomik şartlar çocuk büyütmek için yeterli değil. Bu en büyük etkenlerinden olabiliyor. Doğurganlık oranlarının düşük olması Türkiye için kritik bir nokta. Demografik dengeler bozulabiliyor. Çalışacak insan sayısı emekli ile aynı oranda ilerlemiyor. Bu durum kötü sonuçları beraberinde getirebilir. Ortalama yaş seviyesi 65’in üstünde. 40 yaşında emekli olan insanlarımız bulunuyor. Bu sayede çalışma oranları düşüyor. Doğum oranları toplumun dinamiğini sağlıyor. Bunun çözümü de dışarıdan göç almanız gerekir. Bu konuda başka bir sorunu da ortaya çıkartıyor. Göç sadece kültürel bir sorun değil. Katkı sağladığı alan çok dar. Kültür, eğitim ve ekonomik koşullar nüfusu etkileyebilir. Doğum oranlarının düşmesi toplumun geleceği için tehdittir.”
