31 Mart seçimleri yaklaştıkça adaylar arasındaki rekabette artıyor. Her proje birbirinden kıymetli. Ancak projenin kıymeti, yapılırsa belli olacak.

Kuramsal açıklama yapan adayların projelerini gerçekçi bulmamız mümkün değil. Özetle bütçesi hesaplanmamış yer gösterilmemiş hiçbir proje proje değildir.

Manisa’nın son 10 yılını gözden geçirdiğimizde de sözü verilen hiçbir şeyin gerçekleşmediği gibi daha da geriye gittiğimiz aşikar. Ulaşımda çığır açtık diyerek ulaşımı sağladığımız belediye otobüslerini özelleştirmek midir ulaşımda devrim?

Ya da ne olacak bu ulaşımın, otobüslerin hali diye soru sorduğumuz Büyükşehir Belediyesi adayının “O iş kolay hallederiz“diyerek verdiği uçu açık cevap mıdır?

Biz 'Büyükşehir olarak en ucuz suyu kullanıyoruz' dediklerinde diğer illerin resmi makamlarından gelen su fiyatları ile yalanlanan haberler midir tetikçilik?

Halkın beklentilerini karşılamayan bir Büyükşehir Belediyesi var. Bunu inkar mı edelim?

Ya da şöyle soralım 114 milyon ihale parası ödeyecek durumdayken 150 milyona ihale verip 36 milyona kamu zararı yaratmak mıdır belediyecilik?

Güçlü tarafın değil haklı tarafın sesi olmak tetikçilik midir?

Aralık ayında dile getirmişiz. Soğuk ve yağışlı hava devam ediyor. Hamile anneler, yaşlılar , çocuklar ve bizler kapalı durak istiyoruz. Manisa’da kapalı durak sayısı az diye dile getirmişiz. Mart ayı gelmiş. Kapalı durak yapamayan Büyükşehir, ucuz konut yapacakmış. Biz halkız bunu yutmayız.

Başkanlar için yapılan anketlerin algıyı yönetmek için bir argüman olduğuna inanıyorum. Manisa halkı bunu görüyor. Önemli olan anketlerde kimin önde olduğu değil,  o öndeki aday kim ise Manisa halkına verdiği sözleri yerine getirip getirmeyeceği olduğudur.

Doğruları dile getirmek, halkın bilmediklerini gündeme taşımak için satın alınan gazeteler bugün elinde makamı olduğu için kendini hala güçlü sananlar ile ezilen halk arasındaki farkı anlatmak içindir.

Haa siz basın toplantılarında adaylardan çekindiğiniz için soru sorarsınız sormazsınız o başka. Gazetenizde yer verip vermeyeceğiniz sizin bileceğiniz iş. Adil olan ve nasıl soru sorulması gerektiğini bilen gazeteciler de var elbette. Çünkü o gazetecilerde farkındalar, seçimlerde kendini güçlü sanan kazanır ise halkın omuzlarına binen yük daha fazla olacak.

Yapılan basın toplantılarında ekmeğimden olurum kaygısı ile soru soramayan gazetecilerin suçu var mıdır?

Sayıştay raporlarında Manisa FK’ya Manisalıların kaynakları aktarılırken sessiz kalan kağıt medya?

Daha dün bir Büyükşehir adayı, sokaktaki seçmen kadına ‘Manisa için ne istersiniz’ diye sorduğunda “Ben bir şey isterim başkanım göreve gelirseniz çalışanlarınıza baskı yapmayın. Ben Büyükşehirde temizlik işçisi olarak çalışıyordum. Baskılardan dolayı emekli oldum” dedi.

Şimdi bu seçmen de mi tetikçi?

Tetikçi olmayın!

Su parasıydı, ulaşımdı, soğuktan titreyen insanlar kimsenin umurunda değil. Makam arabaları ile gezen, halktan kopuk yaşayanların tetikçiliğini yapmayın. Bugün maddi desteğini aldığınız o Büyükşehir Belediyesi sizin karnınızı doyurur.

Biz halkız ve halkın tetikçisiyiz. Kimseye şirin görünmek için yazı yazıp haber de yapmayız.

Her kuruşunu alın teri ile kazandığımız paranın vergisini ödediğimiz gibi alacağımız hizmetin hesabını da Manisa Halkı adına elbette sorarız. Sormaya devam da edeceğiz.

Sağlıkla Kalın.