Kent demiyorum şehir hele hiç demiyorum. Aslında köy bile denmez onun başında bile köyün sorunlarıyla ilgilenen muhtar vardı. Büyükşehir oldu köyler mahalle oldu Muhtarlar da sembol oldu. Onun için Büyük şehir yerine 2022 yılına gelmiş 10 yıldır her yaz susuz kalan bir köyden yani mahalleden bahsediyoruz.

 

Evet, evet Çamlıca Mahallesi. Şu gazetelere manşet olan siyasilerin geldiği ama sorunun çözümü noktasında yetkililerin üç maymunu oynadığı yer.

 

Hadi MASKİ gözden çıkardı duymuyor, görmüyor.

 

Şehrin içerisinde kafanızı nereye çevirseniz fotoğraflarını gördüğünüz neredeyse bütün halk otobüslerinin arkasında reklamları olan kendisini dağa taşa uçan kuşa herkese gösteren Manisa Büyükşehir Belediyesinin Büyük Başkanı Cengiz Ergün konudan habersiz. Sadece bu sene için 21 Haziran’dan beri Mahallenin üst kısmında su yok. Bunu da buradan yazıyorum ki MASKİ yetkilileri Büyük Başkan Cengiz Ergün’e farklı bilgi verirlerse buradan teyit edebilir. Hemen şunu sorabilirsiniz o zaman su parası gelmiyordur diye ama o da geliyor. Biz su kullanmadan hava parası veriyoruz. Hava sudan daha fazla saati döndürüyor. Yeri gelmişken buradan MASKİ’de koltuk işgal eden makam ve mevki sahiplerinin iddia ettiği gibi bizim saatlerimizden hava geçmez hava saati döndürmez demekle olmuyor. Gelsinler havanın nasıl saati döndürdüğünü kendi gözleri ile görsünler bakalım o zaman ne diyecekler ya da diyebilecek sözleri olacak mı?

 

MASKİ’nin bu zamana kadar savunması suyunuz var suyunuz yeterli vs vs. Bu sene suyun kaynağı ile depo arasında ki 3 km’lik boru hattının değişmesi söylentisi, suyun yetersiz olduğu ikinci bir sondaj vurulacak söylentileri. Bunlarda fiskos çıkıp bir MASKİ yetkilisi teşrif edipte halkı bilgilendirme zahmetine katlanmıyor. Tabi koltuklar rahat.

 

Ben olsam Büyük Başkan Cengiz Ergün’ün yerinde böylesine küçük bir sorunu 10 küsur senedir çözemedikleri ve kentin basın aracılığıyla haberlerde kötü reklam olmasını sağladıkları için MASKİ yönetimini tepeden tırnağa görevden alırdım.

 

Şimdi başlığımıza gelelim bu konuyla ne alakası var diye. Bu kentin gerçek sahibi hamisi Vali’dir. Daha önce ki “Cami’de Protokol olmaz” yazımı dikkate almamış olsa da “Makam Araçlarıyla Okul Servisi” yazımı daire müdürlerine göndererek hassasiyet gösteren Sayın valimizin makamının getirdiği sorumluluk gereği 21 Haziran’dan beri susuzlukla mücadele eden en az 200 belki daha fazla hane için de bir çaba içerisine girmesi gerekmektedir.

 

İşte başlığı bunun için “Sahipsiz köy Manisa” diye koydum. Şuana kadar sayın valimizi mahallemizde sorunumuzla ilgilenirken ya da en azından evet sorununuzun farkındayım haberdarım düzeltilmesi için elimden gelen ne varsa yapacağım diye bir yaşlı teyzemizin elini tutarken ya da bir amcamızın omzunu sıvazlarken görmedik.

 

Hastası olanlar var küçük çocuğu olanlar var yaşlı olanlar var bu insanların tek dertleri çeşmelerinden akmayan su.

 

Nasıl mı hayatımızı idame ettiriyoruz peki? Hemen açıklayayım damacana bidon ne bulursak dolduruyoruz. Üst mahallede ki insanlar öyle yapıyor. Yetmediği yerde Belediyeye kullanmadığımız çeşmelerimizden akmayan su parasının yanında 1 tonu 150 TL’den mahallede su satanlardan su alıyoruz. Muhtarın dediğine göre mahallemizde MASKİ’den büyük insanların alt mahallede oturduğu ama onların suları her zaman aktığı için tok açın halinden anlamıyor.

 

Şimdi o kadar şehrin mülki amirleriyle iştigal olduktan sonra halkın oyları ile meclise giden Milletvekillerine de iki çift kelam etmeden olmazdı. Susuz gün geçiren vatandaşın vebali nasıl ki mülki amirlerin boynuna borç ise Milletvekillerine de borçtur. Ve özellikle Cumhur ittifakının bir büyükşehir Belediyesi olarak iktidar Milletvekillerinin Murat Baybatur’a ve Ana muhalefet Partisi Vekili Özgür Özel’e vebaldir.

 

Herkes üzerine düşeni yapmalı ve 2022 yılında çeşmeyi açtığında insanlar artık fıs sesi yerine şarıl şarıl akan suyu görmeli. Nasıl ki biz bugün yapıcı eleştirimizi yaptıysak sorunun çözümünde de teşekkür yazımızı da mahalle halkı olarak yerine getiririz.

 

Selam, Dua ve Muhabbetle…