Manisa’da toplu ulaşımda 1 Mayıs itibariyle yeni bir döneme giriş yapacağız. Artık yolcu otobüslerinde nakit devri kapanıyor. Manisalılar artık ‘Manisa Kart’ ile otobüslere binebilecek. Bu kararın arkasında elbette ki bir çok neden var:  Dijitalleşme, güvenlik, hız, takip kolaylığı ve kayıtlı veriyle sistemin daha verimli çalışması… Ama asıl mesele şu: Bu değişim kimin işine yarayacak, kimin hayatını zorlaştıracak?

İlk başta modernleşme gibi görünen bu hamle ile aslında tüm dünyanın da yavaş yavaş bıraktığı nakit kullanımı tamamen tarih olmaya hazırlanıyor. Her şey kredi ve banka kartlarıyla, sistemli ve kontrollü…  

Ancak her sistem değişikliğini toplumun her kesimi aynı anda entegre olamayabilir. Özellikle yaşlılar, teknolojiden uzak duranlar ya da normalde toplu taşıma kullanmayan ve  aniden ortaya çıkan bir iş için kullanması gerekenler için bu geçiş biraz sancılı olabilir.  

Sabah otobüs durağında, elinde parayla kalakalan bir yaşlıyı düşünün. Ya da şehir dışından gelen bir misafir… “Bozuk param var, binebilir miyim?” devri sona erdi artık. Ve belki de en çok da bu sahneler üzerine düşünmek gerek.

Aslında bu uygulama Manisa’ya özel değil, birçok şehirde yıllardır uygulanıyor. İzmir, bu sisteme çok daha önce geçmişti. İzmir Kart dışında ulaşımda nakit kullanımı artık mümkün değil. Manisa’daki otobüslerde geçerli olacak mı bilmiyorum ama İzmir’de kredi  kartı da otobüslerde kullanılmıyor. İzmir’de otobüsle bir yere gitmek için İzmir Kartı’nın olması zorunlu.

Aynı uygulamanın Avrupa’daki örnekleri ise daha da radikal. İsveç, neredeyse tamamen nakitsiz bir ülke. Ulaşım, market, hatta sokak satıcıları bile mobil ödeme sistemleri kullanıyor. İsveçliler, kendi dijital banka uygulamaları üzerinden tüm alışverişlerini saniyeler içinde hallediyor. Hayatın neredeyse tamamı bir mobil uygulama üzerinden dönüyor.

Bu örnekler gösteriyor ki, dünya hızla dijitalleşiyor. Ancak önemli olan bu dijitalleşmenin herkes için erişilebilir olması. Kart dolum noktalarının yeterliliği, kart ücretlerinin erişilebilirliği ve bilgi eksikliğinin giderilmesi gerekiyor. Teknoloji sadece gençlerin ya da şehir merkezinde yaşayanların değil, tüm vatandaşların hayatını kolaylaştırmalı.

Manisa, büyüyen ve gelişen bir şehir. Toplu ulaşımda atılan bu adım da bu gelişimin bir parçası. Ancak gelişmek, her zaman sadece ileri gitmek değildir. Bazen geride kalanları beklemeyi de bilmek gerekir.