Bu yazımda içinde bulunduğumuz çağda sayıları sürekli artan otizmli bireylerden ve sayılarının neden sürekli arttığı ile ilgili yazılan birkaç bilimsel makaleden bahsetmek istiyorum. Otizm; iletişim becerilerinde ve sosyal etkileşimlerde anlamlı derecede farklılıklar gösteren bireylere konulan teşhis şeklinde kısa bir tanım yapabiliriz.

Otizm ilk olarak 1940’lı yıllarda ayrı bir gelişimsel bozukluk olarak sınıflandırıldı. O tarihten bu yana ise inanılmaz şekilde artan otizm tanısı alan bireyler görmekteyiz.

Otizm sayılarının nasıl arttığı ile ilgili Abd verilerini sizinle paylaşmak istiyorum.

ABD’de 1970’li yıllarda her 10000 çocuktan 1’i bu tanılamayı alıyordu. Şimdi ise her 36 çocuktan biri otizm tanısı almakta. (2022 Amerikan Halk Sağlı Kurumu verileri)

2000’li yıllarda bu oran önce 150/1, 2012 yılında 68/1, 2018 yılında 59/1 ve en son olarak ABD’de yapılan çalışmalarda bu oran 36/1 olduğu gözlemlenmiştir.

Görüldüğü gibi yıllar içerisinde inanılmaz derecede artan bir oran var. Türkiye’de tam sayı bilinmemekle birlikte artış hızının benzer oranlarda olduğunu düşünüyorum.

Peki bu sayı her geçen gün neden bu denli artmaktadır. Bilim insanlarının verdiği yanıtlara bir bakalım.

Bilim insanları uzun yıllardır otizmin kalıtsal olabileceğine dair teorileri vardı. Peki kalıtsal ise bu oranın geçtiğimiz yıllarda da aynı olması gerekiyor muydu? Ama öyle olmuyordu. Otizm tanısı almış bireylerin sayısı sürekli artmaya devam ediyordu.

 1998 yılında ise İngiltere’de bir doktor bebeklik çağında kullanılan aşıların içerinde kullanılan civanın otizme neden olduğuna dair makalesini yayınlandı. Bu makale bilim çevrelerinde ve toplumda tartışmalara neden oldu.  Toplumsal baskıların artması üzerine 2001 yılında bebeklik çağı aşılarından civa çıkarıldı. Sonrasında yapılan bilimsel çalışmalarda ise aşı ile otizm arasında bir nedensellik bulunmadığına dair makaleler yayınlandı. Ancak otizm sayısı 2001 yılından itibaren yine sürekli olarak artmaya devam etti.

2018 yılında ABD’de yeni bir çalışma yayınlandı. Bu çalışmada ise işlenmiş hazır gıdalarda kullanılan koruyucuların otizme neden olduğu ile ilgiliydi. Annenin hamilelik sırasında tükettiği içinde koruyucu maddeler bulunan işlenmiş hazır gıdaların otizmle ilişkili olabileceği ancak bu sonucun kesin olmadığı araştırmalara devam edilmesi gerektiği çalışmayı yapanlar tarafından belirtilmiş.

Size yine bu konu ile ilişkilendirdiğim ABD’de yaşayan bir topluluk olan Amişler’den bahsetmek istiyorum. Abd’de yaşayan ve modern dünyayı ret eden ve geleneksel yaşayan Amiş toplumunda otizm oranı ise modern dünyanın tersine artmamakta ve aynı kalmaktaydı.

Otizmin nedeni ve sürekli olarak otizmli birey sayısının neden bu kadar arttığı tam olarak bilinemese de bildiğimiz şey; modern toplumların ‘’otizm artış hızı’’  gerçekliği ile artık yüzleşmeleri gerekliliği.

Umarım küresel örgütler ve devletler bu konuya gereken önemi vererek bilim insanlarının yapacağı çalışmaları destekleyerk otizmli birey artış hızına neyin neden olduğu bulunur ve gereken önlemler alınarak otizmin artış hızını düşürebiliriz.

Sağlıcakla Kalın.